Münafık

İnsan en çok kendi zaaflarının kurbanı olur.
İradesinin mücadelesini sadece kendisine karşı değil, o iradeye zarar verebilecek art niyetli insanların varlığına göz yumarak da verir en çok.

Kötü olmanız için kötülüğü bizzat sizin yapıyor olmanız gerekmez!
Ortamınıza soktuğunuz her bir kötü, en başta kendinize yaptığınız “en büyük” kötülüktür.

Yüreği kararmış, kurtlu zihinlerin tek gayesidir münafıklık…
İnsanların sözleriyle, hatta olmayan kelimeleriyle olandan daha çok ilgilenirler.

Birilerine yapabiliyor olması bir gün sana da yapabileceği anlamına gelir.

Kalabalıklara karışma ve egosunu tatmin etme açlığı, sinsice başka insanların hayatları, kederleri ve mutlulukları üzerinden hazımsız bir şekilde varlık göstermeye endekslidir.

Çeşit çeşit maskeleri vardır.

Birisiyle demokrat, çağdaş, modern, feminen vb ötekiyle muhafazakar, dindar, maskülen olur.
Yeri gelir cinsiyetçiliği eleştirir yeri gelir cinsiyetine sığınır.
Bir gün iyi dediğine, ertesi gün kötü der.
Linç kültürünü çok sever, özgüven yoksunu olduğu için kalabalıkları tetikler.

Aşağılık komplekslerinin altında ezilen ve ısrarla gücün ve maddiyatın peşinde koşarak üst sınıflarla varlık gösterme politikasıyla yol alıp otlanan ama otlandıklarından içten içe nefret eden, insanı insana kırdıran, sahte bir gülümseme ile sürekli yapay bir maske takan, samimiyetsiz ve kötü kapli insanlardır münafıklar!

Merhamet ya da haksızlık bilinci yoktur bünyelerinde.
Hep haklı, hep üstün olma arzusuyla bozuk para gibi niyet harcar, bugün yanında gezdiği ve gezdirdiği insanlara ertesi gün eline geçen ilk fırsatta tekme atıp, saldırır, çıkarları ve kompleksleri doğrultusunda hareket ederler.

Kullandıkları kelimeler bellidir.
İstikrarlı ilişkileri olmaz.
Eleştiriye tahammülleri yoktur.
Farklı fikirlere saygı duymazlar.
Görgüsüzdürler. Gösteriş düşkünü ve abartı meraklısıdırlar.
Çünkü hep para ve madde odaklı yaşarlar.

Farklı farklı kisvelerle insanlara farklı imajlar çizip, kandırabileceği insanları itinayla seçip, yalakalık ve yandaşlık politikasıyla insanları sadece köprüyü geçinceye kadar “dayı” gördükleri felsefeleriyle pul gibi harcarlar…

Ortamınıza soktuğunuz her bir münafık, yarın sizin de bizzat karşınıza çıkacak olan potansiyel bir düşmandır.

Unutmayınız ki;
Başkalarının dedikodularını kahve ve çay sohbetlerinde ballandıra ballandıra anlatanların, bir gün sonraki mezeleri siz olacaksınız.